Avrupa futbolunda her sezon olduğu gibi bu sezon da belli başlı isimler “evrensel yıldız” kategorisinde öne çıkıyorlar. Kylian Mbappe’sinden Erling Haaland’ına kadar uzayan bu listede muhtemelen İlkay Gündoğan’ın adını bulmak zor olacaktır.
Ancak işe bakın ki 30 yaşındaki sağ ayaklı 1,80’lik orta saha oyuncusu, İngiltere Premier Lig’de muazzam bir şekilde zafere ilerleyen Manchester City’nin bu sezonki en kritik isimlerinden birisi hâline gelmiş durumda.
Türk asıllı Alman orta saha, oynadığı 30 mücadelede 13 gol atarak Raheem Sterling’le birlikte takımının gol krallığını paylaşıyor. “Yakalanan şansları gole çevirme” konusunda ise Gündoğan, 28 şansın 13’ünü gole çevirip %46 gibi inanılmaz bir oran yakalayarak ligde en az 10 gol atan oyuncular arasında bu kategoride dördüncü sırada yer alıyor.
İlkay çektiği 47 şutta 24 defa kaleyi bulurken yaptığı 1814 pasın %91’inde isabet bularak akıl almaz bir düzen ve sadelik getiriyor takımına. 23 kez kilit pas atan ve sadece 127 defa top kaybı yapan (bu 127 top kaybının yalnızca 22’si kendi sahasında) İlkay, dikey sıçramadan birazcık eksik olmasına karşın maç başına girdiği sekiz hava topu mücadelesinin %47’sini kazanarak takımına önemli bir artı katıyor bu alanda da.
İlkay Gündoğan’ı Luka Modric, Bruno Fernandes, Mikel Merino ve Jack Grealish’ten oluşan ve topkı kendisi gibi iyi bir sezon geçiren orta saha oyuncularıyla kıyasladığımızda karşımıza ona dair şöyle rakamlar çıkıyor:
- En fazla gol atan ikinci oyuncu (birinci 22 golle Bruno Fernandes)
- Maç başına çektiği şutlarda en fazla isabet bulan oyuncu
- En yüksek pas yüzdesine sahip iki oyuncudan biri (Jack Grealish ve İlkay, %92’deler)
- Maç başına en az top kaybeden oyuncu
- Rakip sahada en fazla top kazanan oyuncu (birinci Mikel Merino)
- Yaptığı driplingleri pas veya şutla sonlandırma konusunda en başarılı ikinci oyuncu (birinci Luka Modric)