Euro 2020’nin yarı finalleri ve finaline ev sahipliği yapan Wembley’in dışında yaşananların büyüklüğü, turnuva sonrası ortaya çıkmaya devam ediyor. Bu seferki mağdur İngiliz taraftarların sözlü ve fiziksel şiddetine maruz kalan Danimarkalı taraftarlar.
İlk etapta 22 taraftarın Danimarka Futbol Federasyonu’na yaşadığı şiddetten dolayı hukuki işlemlerin başlatılması için 19 sayfalık ortak bir dilekçe gönderdiği belirtilirken bu sayının dün itibariyle 43’e çıktığı aktarıldı. Danimarka’nın ünlü tabloid gazetelerinden B.T.’nin haberleştirdiği olaylar serisinde gazetenin görüştüğü birkaç taraftar, İngiltere ile oynanan yarı final maçı sonrasında başına gelenleri anlattı. Ortak dilekçenin yazımına ön ayak olan taraftarlardan Allessandra Nørreriis; “Birçok Danimarkalı, aileler de dahil olmak üzere, İngiliz taraftarlar tarafından tacize uğrarken tribünlerde kokain tüketimi yapıldığına dair haberler de aldık. Maç sonrası alanda ve Wembley yolu boyunca artan polis miktarına rağmen Wembley yolu dışında yardım alınamadı. Bu durum aynı zamanda pek çok kişinin eve dönüş yolunda ya da toplu taşıma araçlarında çocuklar da dahil olmak üzere taciz ya da düpedüz dayak yemesine sebebiyet verdi” ifadelerini kullandı.
Yine aynı dilekçede yer alan iddialara göre birçok seyircinin koronavirüs kimlikleri, çantaları ve biletleri Wembley’e girişte kontrol edilmedi.
2010’dan bu yana Londra’da yaşayan Imaan Katja Madsen isimli Danimarkalı taraftar, oğluyla beraber yaşadığı kötü tecrübeyi şu şekilde anlattı: “9 yaşındaki oğlumun yüzü Danimarka bayrağı renkleriyle boyanmıştı ve başında viking şapkası vardı. Maç sırasında bir sorun yaşamamamıza rağmen maç sonrası işler baya kötü gitti. Kalabalıktan uzaklaşırken birkaç İngiliz taraftar yanımıza gelip çirkin şekilde bağırdılar. Zaten biraz tedirgin hisseden oğlumuz da bizimleydi. Bir İngiliz, ona doğru eğilip yuhalamaya başlayınca tamamen şoke oldum. Çevremizde polis araçları vardı fakat olay çok hızlı geliştiği için kimse görmedi. Çocuklara karşı bu şekilde yaklaşmanın iğrenç ve son derece uygunsuz olduğunu düşünüyorum. Daha fazla tatsızlık yaşamamak adına oğlumun yüzüne boyanan bayrağı silip kıyafetlerini saklamak zorunda kaldık. Onun artık bir daha futbol maçına gitmek için arzusu kalmadı, hayatta bir kez yaşanması gereken bir deneyim mahvoldu. Ben de bu yaşadıklarımdan sonra bir daha herhangi bir maça gitmeyi düşünmüyorum” şeklinde sözlerini bitirdi.
Maçı izleyen bir başka taraftar olan Eva Høier Greene, eşinin başına gelenleri şöyle aktardı; “Eve dönmek için kullandığımız otobüs, Danimarka formalarımız fark edildiğinde taraftarlar tarafından sarıldı. Onlar kapıları ve pencereleri tekmelemeye başlayınca, şoför kapıyı açmak zorunda kaldı. Onları tebrik ederek durumu pozitife çevirmeye çalıştık ama bize sadece küfrederek karşılık verdiler. Kocam karnına yumruklar yedi, ona yardım etmeye çalışan bir yolcuyu da tokatladılar”
Bildirilen olaylarla alakalı gazetenin ulaştığı Danimarka Futbol Federasyonu yetkilileri, Dışişleri Bakanlığı ve İngiltere Futbol Federasyonu ile ortak bir soruşturma yapılacağı yönünde bilgi verdiler.